9 Mart 2013 Cumartesi

Internet Bağlantı Fiyatları ve Protesto

2013 yılında malesef hala düşük hızlarda internete bağlantısına, gıdım gıdım limitlere, başka ülkelerde dudak uçuklatacak rakamlara erişebiliyoruz. Bu ülkelerin milli gelirleri de ayrı bir konu. Bu durumda tek kazanan karının üzerine durmaksızın kar ekleyen telekomünikasyon firmaları oluyor. Vergisi de cabası. Sektörde hala rekabet yok rekabetin önünde engel mi var varsa devlet niye önlem almıyor anlamak zor. Türkiye'ye yön verenler interneti besbelli lüks olarak görüyor.
Buna da şükür diyen vizyonsuz ve herşeye razı kimseler olduğunu üzülerek bilsem de www.dusukhizahayir.com gibi kampanyalara destek vermenin faydalı olmasını umut ediyorum.

Bir de telekomünikasyon firmalarını artık daha transparan ve anlaşılır olmaya davet etmemiz gerekiyor. Kampanyalar, paketler, promosyonlar müşteriyi aptallaştırmaktan başka bir şeye yaramıyor.
Bir de delinin kuyuya taş atması gibi sektördeki tüm firmaların sözüm ona lider firmayı kopyalaması içler acısı bir durum. Orijinal, basit ve transparan olun korkmayın müşteri bunu takdir edecektir.

23 Ocak 2013 Çarşamba

Türkçe Online Haber Sitelerinin Acınası Durumu


Online Haber Siteleri
Bana göre Türkçe haber sitelerinin önemli bir bölümü haber bulamamak ve kaliteli içerik üretememek yüzünden kullanılamaz hale gelmiş durumda.

Haber iletmekten çok merak uyandırmak ve konu uydurmak, ilgi yaratmak üzere kurulmuş halde malesef online haber yayıncılığımızın büyük bölümü.

Ne demek istediğimi internetten biraz haber takip edenler anlayacaktır. Manşetlerin çoğu buram buram uydurma kokuyor. Ucu bucağı belirsiz, bazen sembolik ve kimisi cinsellik ağırlıklı resimlerle alakasının ne olduğu belli olmayan, çoğu zaman pireyi deve yapan tarzda manşetler uçuşuyor. Türkçe haber almak isteyen kitle kendini ne kadar salak hissetse azdır.

İşin kötü yanı "tabloid" çerçevesi dışında haber alınabilecek kaynak yok denecek hale geldi. Öyle ki bazı haber ajansı siteleri bile bundan nasibini almış. Boş haberler etrafta uçuşuyor.

Artık haber sitelerine girdiğimde acaba benim mi haberi vermem gerekiyor veya tahmin yeteneklerime mi kaldım diye düşünüyorum. Zira manşetlerde "Ahmet ne yaptı?", "Öğrencilere Müjde", "Yeni yıl Sürprizi", "Duyunca inanamayacaksınız", "İstanbul'da hangi yollar kapalı", "İşte Kartal'ın yeni golcüsü", "Fener'e Bulgar golcü", "Cimbom'un yeni golcüsüne çok şaşıracaksınız", "Şok talep reddedildi", "Şok talep kabul edildi", "Şok talep az kalsın kabul ediliyordu", "Şok talep kabul edilseydi ne olurdu?", "Eski sevgilisi için ne dedi?", "Umutlar tükendi", "İstanbullulara kötü haber" gibi içerik ile uzaktan yakından ilgisi olmayan aslında bildiğimiz şeylerin ısıtılarak sunulması olan ve haber bile olamayacak başlıklar görüyoruz.

Buradan bu yazıyı okumalarını umduğum online haber sitesi editörlerine şöyle de bir uyarım olacak. Şu anda yaptığınız habercilik masaüstü ortamında bir nebze olsun gözden gelinebilecek konular. Ancak mobile geldiğiniz zaman bu zihniyetle bir yere varamayacağınızı siz de göreceksiniz. Devir hızlı bilgi alma devri, yol aldığınız mecra hızlı olması gereken mecra ama sizlerin bu tavrı ciddi bir yavaşlama ve zaman kaybına neden oluyor. Teknik tabirle "bounce rate" ve "returning visitors" istatistikleri boşuna tutulmuyor.

Editörler eğer düzgün haber bulamıyorum diyorsanız Türkiye ve belli konularla kısıtlı olan dünyanızı biraz daha genişletmeye başlamanızın zamanı geldi de geçiyor demektir. Dünya Türkiye'den ibaret değil ve ister inanın ister inanmayın pekçok ilginç gelişme oluyor. Hele ki sadece birkaç başlık, spor ve magazin hiç değil.

Başlıklarınızda soru soracaksanız bu sadece mevcut bir tartışmayı ortaya koymak veya ziyaretçilerinizin tartışmaya katılması için olmalı. 

Kısacası Türkiye'de BBC veya CNN gibi en azından şekil yönünden düzgün habere yönelik bir site bulunmuyor.

Sizin bildiğiniz dürüst ve düzgün haber siteleri var mı? Buradan yorumlarınızla paylaşırsanız kaliteyi bir nebze destekleyerek değişime katkıda bulunabiliriz.

16 Ekim 2012 Salı

Facebook Sayfalarının Önemi Azalacak mı?

Sayfalar, artık uzun denilecek bir süredir, kişisel Facebook profili yerine mikrodan hallice bir web ve etkileşim platformunu ücretsiz olarak şirketler, ünlüler ve benzerlerinin kullanımına sunuyor. Fotoğraf, etkinlik, haberler burada yayınlanmakta. Bu firmaları, ünlüleri veya ürünleri arkadaş olarak eklemek yerine sayfalarını beğenerek takipçi olunabiliyor ve bu güncellemelerin haber kaynağına düşmesi mümkün oluyor. Bir nevi Twitter/Tumblr karması benzeri işlev sunuluyor.

Sayfaların ne kadar önemli olduğu üzerine bir süredir yayınlar yapılıyor ve gerçekten büyük potansiyeli olduğunu ben de düşünüyordum. Şöyle ki başka hiç bir siteye gitmeden sadece Facebook üzerinden pekçok işi halletmek olası.

Ancak artık Facebook maddi çıkarlarını herşeyin önüne koymuş gibi duruyor. Bu nedenle de sayfaların yayınını hala ücretsiz olsa da sayfalardaki yayınların beğenenler (takipçileri) tarafından görünürlüğüne müdahale etmesi söz konusu. Bir "algoritma" ile hangi sayfanın içeriğinin önemli olup hangisinin olmadığı belirlenecek. Bu nedenle sayfalarda yayınlanan tüm bilgiler tüm takipçiler tarafından görülemeyecek Bir nevi bazı tweetlerin gözükmemesi veya bazı tweetlerin daha öncelikli gösterilmesi nedeniyle diğerlerinin altta kalması gibi.

Bunu belki Adwords'deki quality score'a benzetebiliriz. Ama ben şüpheci olmayı tercih ediyorum ve bunun sadece üste çıkartılmak istenen içerik için ücret almanın bir yolu olduğunu düşünüyorum. Zaten para ödeyen sitelerin üstlerde gözüktüğünü biliyoruz. Şimdi eğer Facebook sayfanızdan para kazanmak istiyorsanız biraz parayı gözden çıkartmanın zamanı gelmiş gibi duruyor.

Tam sayfalar web trafiğinin önemli bölümünü alır diye düşünürken artık fikrim değişti. Facebook işi temiz bırakmadığı için bir süre sonra firmalar sadece mecburiyetten bu sayfaları günceller hale gelebilir.

Facebook'ta sayfa yayınına kaynak ayırmayı planlayanlara tavsiyem RSS'i kesinlikle unutmamaları. Bilmeyenlere epey eskiden kalan RSS ile ilgili bu yazımı okumalarını tavsiye ederim.

26 Eylül 2012 Çarşamba

Facebook Reklam Zorlamaları ve Olası Önlemler


Bundan birkaç hafta önce Facebook'un halka açılmasından sonra zor durumda olduğuna dair bir yazı yayınlamıştım. Halka açılma sonrası ekonomik başarısızlık ve gelirlerin yetersiz olması Zuckerberg'in başını ağrıtacağa benziyordu.

Şirket özellikle mobil platformdaki reklamlar konusunda yetersiz kaldığı için eleştirilmekteydi. Bunun için sayfa önerileri ve popüler haberleri ön plana alırken reklam geliri elde eden bir mekanizmayı zaten hayata sokmuşlardı.

Facebook'te gösterilen sponsorlu haberler hakkında daha ayrıntılı bilgiyi Facebook yardım bölümündeki bu sayfadan görebilirsiniz.

Bu yazıyı yazmamdaki neden ise şu: Yavaş yavaş bu reklamlar daha büyük yer kaplar ve mobil platformda da daha sık görülür hale geldi. Adeta  gözünüze sokulur gibi bir hava var. Mobil uygulamada haber kaynağı ilk açıldığında neredeyse üçte biri reklam içeriyor. Bu aslında yurt dışında bir süredir olan bir durumdu ancak ülkemizdeki reklam verenler de buna uymaya başladığından biz şimdi görür olduk.

Bu "sponsorlu haberler" denilen reklamlar haber kaynağında görülüyor hatta bunun en tepesinden başlıyor. Araya bir iki arkadaştan gelme içerik sonrası bu kez sayfa önerileri ve popüler makaleler ve videolar geliyor. Yakın zamanda Facebook'a girdiyseniz hangi güzide gazetemizin Facebook'a bir miktar reklam harcaması yaptığını fark etmişsinizdir. Buradan reklam olmaması sadece ilk harfinin M olduğunu söyleyeyim.

Bir de üstüne üstlük bunların bir kısmı X arkadaşın bunu beğendi şeklinde veriliyor. Burada ciddi anlamda ayarsızlık olduğunu düşünüyorum. Zira hem arkadaşı kullanıyor hem en tepede yayınlıyor. Birinci bu saçma ve fazla açgözlü bir yaklaşım. İkincisi eğer bundan bile beklentilerini karşılayamıyorlarsa daha yüzecek deniz kalmamış demektir kapatıp gitseler yeridir.

Facebook artık öyle bir hale geldi ki haber kaynağınızda görmek istemediğiniz ilginç olmayan sıkıcı haberler paylaşan bir arkadaşa döndü. İnsanlar yakında Facebook'u arkadaşlıktan nasıl çıkartırız diye düşünmeye başlayacak.

Ayrıca bir arkadaşın beğendiği bir sayfayı bu şekilde reklam amaçlı kullanmak insanları sayfa beğenmekten bile soğutacaktır. Bu durumda sayfalar tam tersine beğenilmeyen bir hal alacaktır.

Bir de insan bundan sonra ne olacak diye kendine soruyor. Popuplar? Üyesi olmadığı halde üye sayısı şişirilen fan sayfaları? Banner reklamlar? Fotoğraf albümlerinde ürün resimleri? Web 4.0 böyle bir şey olacak belki de.

Peki bu reklamlardan kurtulmak için neler yapılabilir? 


Öncelikle üşenmeyip her gördüğünüz reklamı SPAM olarak işaretleyebilirsiniz. Böylelikle o reklamı bir daha görmeyeceğiniz kesin. Bu ayrıca Facebook yetkililerine de bir mesaj olarak gidecektir.

AdBlock tarzı reklam önleyiciler bunları tam olarak engelleyemiyor. Zira belirli bir URL'den değiller ve sayfa içine gömülü geliyorlar. Ancak sayfa içindeki elementlerde temizlik yapabilen eklentiler bu işi görebiliyor. Bunlardan F.B. Purity etkin bir araç ve masaüstü tarayıcılarda o reklamları haber kaynağından temizlemeye yarıyor. Hatta sadece reklamları değil gereksiz gördüğünüz veya görmek istemediğiniz diğer haberleri de engelleyebiliyor.

Benim şans eseri bulduğum ve şimdilik çalışan bir diğer yöntem ise şu. Eğer arkadaşlarınızı bir listeye eklemeyi biliyorsanız zaten çözüm elinizde. Listenizdeki tüm arkadaşlarınızı ama sadece arkadaşlarınızı içeren yeni bir grup yaratın ve normal haber kaynağını görmek yerine soldaki listeden bu gruba tıklayarak seçin. Böylece o gruptaki arkadaşlar hakkında haberler almış olacaksınız.Şimdilik bu şekilde olan haberlerde reklam bulunmuyor. Çok fazla arkadaş olunca zor olabilir ama bir kerelik bir işlem. Birebir haber kaynağı işlevi görmese de işe yarayan bir çözüm. Mobil platformda gerçekten çok işe yarıyor.

Son olarak güvenlik ayarlarını kendinizi bu işlerden uzak tutacak şekilde ayarlamak iyi olacaktır.
Bunun için https://www.facebook.com/settings?tab=ads adresine 3. parti ve sosyal reklam ayarlarına girip reklam ayarlarından Hiç kimsenin görmemesi şeklinde ayarlayabilirsiniz.

13 Eylül 2012 Perşembe

Iphone 5 Genel Değerlendirmem

Iphone 5, 4S modelinden bir sene sonra piyasaya çıktı. Yeni modeli dikey olarak uzaması dışında 4S'i ve ondan önceki 4 modelini tasarım olarak radikal biçimde değiştirmedi. Ancak eski modellerdeki özellikleri neredeyse her açıdan iyileştirdi. Bu adım ürünün piyasadaki yerini koruması adına önemli ancak en az 1 sene daha yeni model çıkartmayacağından ve tasarım tamamen yenilediğinden bunun 2 sene bile olacağını düşünürsek bu zaman içinde Iphone'a daha güçlü rakipler piyasaya çıkacaktır. Bu durumda Iphone 5 Apple'ın son büyük telefonu olabilir. Ancak Apple'ın elinde daha neler olduğunu bilmemiz güç olsa da en azından bu telefonun ciddi satış rakamlarına ulaşacağını söylemek o kadar güç değil.

Yakında çıkacak IOS 6 ve daha sonraki IOS güncellemeleri de bu ürünün geleceğinde çok önemli rol oynayacak. Ekranın uzaması klavyeden sonra gözüken kısmın alanın artması ve daha kullanışlı olması açısından avantaj getirecek ancak mevcut uygulamaların bu çözünürlüğü destekleyecek şekilde yapılması veya eski modeller ile oluşacak uyumsuzluk Apple için kullanabilirlikten öte problemle doğurabilir.

Bir diğer ilginç tarafı medyaya sızan ayrıntıların neredeyse tamamının gerçekleşmiş olması. Bu aslında biraz işin büyüsünü bozuyor. NFC veya başka bir tavşan çıksaydı bu algıyı daha pozitif etkilerdi diye düşünüyorum.

Önümüzdeki günlerde ön siparişler alınacak ve 21 Eylül'de satışlara başlanacak. Bu tarihten sonra daha net olarak yorumlamak mümkün olacaktır.

12 Eylül 2012 Çarşamba

Apple Yeni Iphone 5'i Duyuruyor

Şu anda düzenlenen basın konferansında yeni telefon modeli tanıtılıyor. Yenilikler arasında daha uzun olması ve 16:9 oranında bir ekran kullanılması, %18 daha ince olması ve 112 gram ağırlığa inmesi (beşte bir ağırlık), A6 çip, %44 daha fazla ekran saturasyonu gösteriliyor.

A6'nın A5'e göre iki kat hızlı olduğu söyleniyor. Pil tüketimi ise daha az olarak belirtilmiş.

4G LTE bağlantı destekleniyor.

Cihazın arka tarafı ve kasası alüminyumdan yapılmış.

Şimdilik yeni dock konnektörü ile ilgili bir bilgi verilmemiş. Yeni konnektör 30 yerine 8 pin ve haliyle daha küçük. Eski ürünler ile kullanılabilsin diye ekstra bir adaptör piyasaya sürülmüş. Yeni konnektörün adı ise Lightning.

Ekran boyutu 4 inç. Ekran büyüdüğünden artık 4 yerine 5 satır simge görülebiliyor.

Kamera 4s kamerası ile aynı özellikte. Ancak diyafram hızının artırılarak özellikle daha düşük ışıkta daha iyi fotoğraflar çekilmesine yardımcı olacağı belirtiliyor. Öndeki kamera da iyileştirilmiş.

Kulaklıklar Earpod adı verilen yeni tasarım ile değişiyor.

Henüz fabrika sim-kilitsiz (unlocklu) bir versiyonun satılıp satılmayacağı ile ilgili bir açıklama yapılmadı.

NFC ve kablosuz şarj özellikleri bulunmuyor.

28 Ağustos 2012 Salı

Apple'ın Samsung'a karşı kazandığı patent davasının anlamı

Geçtiğimiz haftanın sansasyonel haberi Apple'ın Samsung'a karşı açtığı patent ihlali davasını kazanmış olmasıydı.

Bunda en önemli sebep yüksek gözüken tazminat miktarı.Basın genel olarak yüzeysel bir biçimde milyar dolarlık ceza olarak haberi geçti. Yurt dışında bile olay çok detaylı incelenmiyor zira doğrusunu söylemek gerekirse patent davaları sıkıcı ve anlaması zor davalar.

Pek bahsedilmeyen detayları meraklılarına kolay anlaşılabilecek şekilde özetlemek istedim.

  1. Dava Apple'a ait bir kaç patentin Samsung'a ait bir kaç üründe ihlal edildiğine dair açıldı.
  2. Dava jürili bir federal mahkemede görüldü. Jüri seçimi için oturum yapıldı ve yargıç Lucy H. Koh tarafından seçildi.
  3. Apple 4 adet Design ve 3 adet Utility patentin ihlal edildiğini gerekçe gösterdi (Design ülkemizde endüstriyel tasarım denilebilecek ve şekil yönünden koruma sağlayan bir patent. Utility ise işlev yönünden buluşları koruyor)
  4. Patentlere 2007 yılında Apple'ın ilk Iphone'u piyasaya sürmesinden hemen önce başvurulmuş.
  5. Tasarım patentleri genel olarak yuvarlak hatları olan elektronik cihazları korumaya almaya yönelik
  6. Utility patentleri ise menüler, pencereler (örneğin bouncing scroll gibi) ve çoklu dokunmatik arabirimin özellikleriyle ilgili.
  7. Samsung karşılık olarak kendi patentlerinin ihlal edildiğini belirtti. Samsung'un itiraz ettiği patentler ise alt seviye haberleşme alanında alınmış patentler. Mahkeme bunların ihlal edilmediğine karar verdi.
  8. Dava sonucunda jüri Samsung'un "kasıtlı olarak" patent ihlali yaptığına karar verdi.
  9. Kasıtlı olarak ihlal önemli zira hakim jürinin belirlediği 1 milyar dolarlık tazminatı 3 katına çıkartabilir.
  10. Apple davayı açtığında 2.5 milyar dolarlık bir tazminat talep ediyordu.
  11. Samsung ve Apple'ın karara itiraz etmesi bekleniyor yani bu kesin karar değil.
  12. Kararın verilmesinde tek tek patentlerin net olarak ihlali değil de "trade dress" denilen yani genel sunumun taklit edildiği görüşünün ağırlık kazandığı belirtiliyor.
  13. Daha önce Almanya, İngiltere, Hollanda Avustralya gibi ülkelerde açılan davalarda ihlal olmadığına karar verilmişti.
  14. Bu karar kesinleşse bile Android'i yani yazılım platformunu etkilemiyor. Ama konunun muğlaklığı ve bir tehdit oluşturma ihtimali karşısında Google'ı bir açıklama yaparak bu tür davaların yeniliği engelleyecek ve tüketicinin aleyhinde gelişecek şekilde kullanılmaması gerektiği yönünde bir açıklama yapıldı.
  15. Karar sonrasında Apple hisseleri yükselirken (%2: 15 milyar dolar) Samsung hisselerinde düşüş (%7.45: 12 milyar dolar) yaşandı.
Bazı yorumcular 1 milyar dolarlık tazminatın önemli bir miktar olmadığını belirtiyor. Bazıları ise çok büyük kayıp olarak gösteriyor. Bunun sonuçlarını ancak temyiz sonucu belli olduğunda ve zaman içinde göreceğiz. Eğer bu  Samsung veya başka firmaların önünü tıkarsa o zaman Apple için büyük zafer ama tüketiciler için kötü bir durum olur.

Şahsen bu kadar muğlak ve genel istemleri olan patentlerin verilmesi veya verildikten sonra bu denli geniş kapsamlı koruma sağlaması bana doğru gelmiyor. Hele ki jürinin kasıtlı ihlal demesi aşırı bir karar. Iphone piyasaya ilk çıktığında hali hazırda dokunmatik ekranlı ürünler vardı. Akılda kalıcı özelliği ise düzgün uygulanmış multitouch özelliği ve cam ön paneldi.

Ipad veya Galaxy Tab ise uzun süredir zaten olan tablet PC adı verilen ürünlerin yeniden şekillendirilmesinden başka bir şey değil.

Aslında Apple'ın yaptığı şey de bilinen şeyleri bir arada düzgün ve kullanılabilir şekilde sunması. Bunu çok iyi yaptığından çok beğenilen ürünler üretti ve ticari olarak da sağlayabileceği maksimum faydayı elde etti. Kişisel görüşüm Samsung'un Apple'ı ticari zarara uğratmadığı ve Apple'ın patentlerinin çok genel olduğu ve aslında yenilik olmadığı yönünde. Ama çabaları bundan sonra olacakları engellemek için gibi duruyor zira Samsung arayı kapatmak yolunda adımlar atmakta.

CNN'in derlediği ve patent ihlali olduğu belirtilen telefon modellerine ve tazminat miktarlarına bu sayfadan ulaşabilirsiniz.

İhlal edildiği belirtilen patent dokümanlarına aşağıdaki sayfalardan ulaşabilirsiniz.

Utility
http://www.google.com/patents/US7469381
http://www.google.com/patents/US7844915
http://www.google.com/patents/US7864163

Design
http://www.google.com/patents/USD593087
http://www.google.com/patents/USD618677
http://www.google.com/patents/USD604305
http://www.google.com/patents/USD504889

23 Ağustos 2012 Perşembe

Microsoft Logo Değişikliğine Gitti

Yıllardır aynı logoyu kullanan Microsoft tasarımda ufak bir değişiklik yaptı. Zaten sade olan eski logoyu iyice sadeleştirmişler.


Şirket isimlerinin sonuna SOFT sözcüğünü koyarak markalaşmayı seçen Türk bilişim firmalarının da bu trendi takip edip etmeyeceğini bakalım görelim.